The Grand Budapest Hotel, Moonrise Kingdom, The French Dispatch, The Fantastic Mr. Fox and Isle of Dogs efsanelerini yöneten, ikonik renkleri, sinematografisi ve etkileyici senaryolarıyla tanınan yönetmen Wes Anderson’un son yapımı Asteroid City, sonunda geliyor.
Fragman:
Filmin kadrosu adeta yıldızlar geçidi; Scarlett Johansson, Margot Robbie, Steve Carell, Adrien Brody, Tom Hanks, Edward Norton ve Bryan Cranston filmde yer alan yetenekli isimlerden yalnızca bazıları. Biz de uzun zamandır filmi heyecanla bekliyorduk. Öyleyse filmi izlemeden önce hakkında biraz bilgi sahibi olalım.
Asteroid City, Amerika’nın güneybatısında konumlanan bir çöl kasabası, yıl 1955. Kasabanın gözde ziyaret yeri ve turistik bölgesiyse dev bir meteor krateri ve hemen yakınındaki gözlemevi. Bir hafta sonu, ordu ve astronotlar yeni icatlarını göstermek için bilimle oldukça ilgili beş çocuğu bu kasabada misafir ediyorlar. Tesadüf o ki küçük yıldız gözlemcilerinin başarılarını kutlama amacıyla toplanılan bu masum etkinliğin ortasına beklenmedik bir ziyaretçi bomba gibi düşüyor: bir uzaylı.
Wes Anderson’ı biraz tanıyorsanız, hikâyenin bununla sınırlı kalmayacağını tahmin ediyorsunuzdur. Bu filmde Anderson, Amerika’nın batısı ve doğusunu birbirine bağlıyor. Kasabada bu olaylar yaşanırken Amerika’nın ta doğusunda, “Asteroid City” adlı bir Broadway oyunu hazırlanıyor. Bu diğer hikâyede de sahne arkasına odaklanarak 1950’lerdeki oyuncuların hayatlarını izliyoruz.
Wes Anderson, kendine has kozmik ve yaratıcı tarzı, mizahı ve müthiş görüntüleriyle yine kendisinden beklenildiği gibi iyi bir iş çıkartmış. Prömiyerini Cannes Film Festivali’nde yapan filmin ilk eleştirileri oldukça olumlu.
Anderson; “Benim için bir film hiçbir zaman tek bir fikirden ibaret değildir. En azı iki apayrı şeyin bir araya gelip bir film haline gelmeye başlamasıdır,” diyor. Anderson ve Roman Copolla tarafından yazılan senaryo, başta sadece doğuya odaklanacakken kısa bir süre sonra bir senteze evrilmiş: “Tiyatro hakkında bir film yapmak istiyordum. Paul Newman ve Joanne Woodward gibi düşünüyordum. Onların üzerinde çalıştığı bir oyunun yapım aşamasını gösterme gibi bir fikrimiz vardı, ‘Automat’ isminde ve film tamamen bir otomatta geçecekti. Üstünde durduğumuz bir başka şey ise Sam Shepard tarzında bir şeydi. Sonunda ‘Automat’tan yola çıkıp çöle gittik.”
Asteroid City, tarihin spesifik bir bölümünde yaşamış farklı insanların hikâyesini anlatıyor. Wes Anderson, kendine birçok soru sormuş: “Actors Studio’nun duygusal arkaplanı nedir? Onlara ne oluyor? Bir filmi bu zamanda kurguladığınızda hakkında yazmaya çalıştığınız Amerika nedir? diye sormanız gerekiyor.”
Hem fikirlerin hem de mekânların karıştığı ancak dengede kaldıkları bir senaryoya sahip bu filmin 1950’lerde geçmesi oldukça stratejik. Televizyonun altın çağını yaşadığı dönemde bizi geçmişe götürüyor ve dönemin en önemli isimlerinin (James Dean, Marlon Brando, Julie Harris gibi) çatısı altında bulunduğu Actors Studio’yu tanıtıyor.
Bir yanda sahne bir yanda uzaylılar… Wes Anderson’un yazıp yönettiği Asteroid City, 16 Haziran’da vizyonda! Bizce kaçmaz.
