O3 Medya imzasıyla Kanal D’de yayınlanan ve bu sezonun en çok dikkat çeken işlerinden olan Vatanım Sensin dizisi, işgal dönemi İzmir’inde geçen ve tarihi olaylardan esinlenerek kurgulanan bir hikâyeyi karşımıza getirmeye devam ediyor.
Bu hikâyedeki karakterlerin pek çoğu kurgu olsa da gerçek karakterlere göndermeler yapan veya doğrudan gerçek karakterlerin canlandırıldığı dizinin 27 Nisan akşamı ekrana gelen son bölümünde, ünlü oyuncu Demet Evgar’ı “Kara Fatma” rolünde gördük ki milli mücadele tarihine hakim olanlar için çok da yabancı bir isim değil Kara Fatma.
Kara Fatma Kimdir?
Kara Fatma, milli mücadele ve öncesinde kendi birliğiyle birlikte savaşan ve istiklal mücadelesine verdiği büyük katkılardan ötürü İstiklal Madalyası alan bir kahraman. Gerçek adı ise, Soyadı Kanunu’yla aldığı soyadıyla birlikte Fatma Seher Erden olarak biliniyor.
1888 Erzurum doğumlu olan Kara Fatma, tarih sahnesine sadece Milli Mücadele ile çıkmıyor. Subay Dervişlerden Ahmet Bey ile evlendikten sonra Balkan Savaşı’na katılıyor. I. Dünya Savaşı’nda Kafkas Cephesi’nde kendi ailesinden dokuz-on kadınla birlikte savaşırken eşi Binbaşı Ahmet Bey’in Sarıkamış’ta şehit olduğu haberini aldıktan sonra memleketi Erzurum’a dönüyor.
1919’daki kongre günlerinde, Mustafa Kemal’le bizzat görüşebilmek için Sivas’a giden Kara Fatma, Milis Müfreze Komutanı olarak batı cephesinde görevlendirildi. Önce İstanbul’a gidip burada silah ve adam kaçırma faaliyetlerinde bulunduktan sonra İzmir’in Yunan işgaline uğraması üzerine İzmir’e geçerek kurtuluşu için savaştı.
300 kişiyi aşkın birliği ile I., II. İnönü Muharebesi, Sakarya Meydan Muharebesi ile Dumlupınar Meydan Muharebesi’nde çarpışan Fatma Seher Erden, Büyük Taarruz’un ilk günlerinde General Trikopis‘in birliğine esir düşmüşse de, kaçarak yeniden müfrezesinin başına geçti; bir keresinde, onbaşı olduğunda neredeyse sadece kadınlardan oluşan birliği ile düşmanın cephe gerisine bir saldırı düzenledi ve aralarında bir Yunan subayı toplam 25 esir askerle geri döndü.
Emekli Maaşını Kızılay’a Bağışladı
Fatma Seher Hanım, çavuşluk rütbesiyle başladığı askerlikten üsteğmen rütbesi ile emekli oldu. Emekli maaşını Kızılay’a bağışladı.
İki oğlu ve eşi savaşta şehit olan Fatma, savaştan sonra, kendisi ile birlikte savaşa katılan ve bir çatışmada elini ve akli dengesi bozulan yeğeni küçük Fatma’yı ve çocuklarını sahiplendi. İstanbul’da bir Rus manastırında yaşamakta iken tanınmış gazeteci Mekki Sait Esen kendisini buldu. Sait Esen’in kendisiyle yaptığı röportaj 1933 yılında Yedigün Dergisi’nde yayınlandı.
Bu haberin yurtta geniş yankı uyandırması ile zamanın Belediye Başkanı Lütfi Kırdar ona Kasımpaşa’da bir vakıf evi tahsis ettirir. Kendisine gerektiği kadar yardım yapılmadığı için son yıllarında sefalete düşen Kara Fatma, geçirdiği hastalıktan sonra Darülaceze’ye yatırılmıştır.
Kendisi ile karşılaştığında fakirlik ve çaresizliğini gören Kars mebusu Tezer Taşkıran ve Rize mebusu Yusuf İzzet Akçal’ın 1954 yılında verdikleri önerge ile TBMM, Kara Fatma için 170 lira aylık tahsis etti. Fatma Seher Hanım, 2 Temmuz 1955’te Darülaceze’de 67 yaşında vefat etti ve Kasımpaşa’daki Kulaksız mezarlığına defnedildi.
Kaynak: Wikipedia
