Şerif Erol: “Refik, öteki olmaktan korkmanın yorgunluğunu, yılgınlığını Sultan da yaşasın istemiyor”

Orçun Onat Demiröz
Orçun Onat Demiröz
Lisans öğrenimini 2010 yılında İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesinde tamamladı. Akabinde yüksek lisans için Viyana’ya gitti ve 4 yıl kadar Avusturya’da yaşadı. 2015 yılında Türkiye’ye döndü ve...
5 dakikalık okuma

2024’ün son sayısı niteliğindeki 59. sayımızda kapak konuğumuz, 61. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde en iyi film ödülünü kazanarak yıla damga vuran Mukadderat.

Contents
Mukadderat’taki en açık fikirli, ne istediğini bilen ve kendisiyle barışık karakter olan Refik’i canlandırıyorsunuz. Senaryoyu okuduğunuzda Refik’e dair neler canlandı gözünüzde?Şerif Erol: Refik de Sultan gibi hayatta tek başına kalmış bir insan ama Sultan’ın tersine bu yalnızlığı ortadan kaldırmak için uğraşmıyor. Onu kabulleniyor. Öteki olmaktan korkmanın yorgunluğunu, yılgınlığını Sultan da yaşasın istemiyor.Filmin ataerkil düzende baskılanan kadınlara dair anlattığı hikâye oldukça mühim. Bunu da özellikle yaşlı bir kadın olan Sultan üzerinden yapıyor. Sultan karakterinin aydınlanmasındaki rolünüz de büyük. Bu rolü seçmenizdeki en büyük etken neydi?Bir yanıyla Refik karakteri Sultan ile yaptığı bir konuşmada cinsel yönelimine dair ince bir sinyal de veriyor. Bu da filmdeki önemli anlardan biri. O konuşma sonrasında Sultan yolunu tam olarak çiziyor ve yalnız da olabileceğine ikna oluyor. Filmdeki ataerkil düzene başkaldıran uyanışı nasıl yorumluyorsunuz?Şerif Erol: Cide’de geçen bir hikâyede, orta yaşları bitirirken artık ne istediğine karar vermiş bir karakter olan Refik, Cideli aydın Rıfat Ilgaz’ı canlandırmıştı gözümde.Siz aynı zamanda bir dönem senaristlik yapmış bir isimsiniz. Filmin demini almış bir hikâyesi, iyi gözlemlenmiş karakterleri ve iyi yazılmış bir senaryosu bulunuyor. Buna dair neler söylersiniz?Sinemaya Derviş Zaim’in kült filmi Tabutta Rövaşata ve “Zühtü” karakteri ile atılmış birisi olarak ulusal sinemamızın bugününü nasıl görüyorsunuz? Sizce farklı hikâyeler anlatma açısından bir kısırlık yaşanıyor mu?Aynı zamanda son yıllarda Kızıl Goncalar gibi çok izlenen, reytingleri yüksek dizilerde de rol alıyorsunuz. Türkiye özelinde sizce platformlar dizi yapımcılığını doğru yönde mi değiştirdi yoksa sürdürülebilirlikle ilgili sorunlarımız var mı? Birçok dizinin fişi çok hızlı şekilde çekiliyor, ne dersiniz?* Şerif Erol röportajı, Episode’un 59. sayısında yayımlanmıştır.

Mukadderat‘ta Refik karakterine hayat veren usta oyuncu Şerif Erol ile konuştuk.

Mukadderat dosyasına buradan ulaşabilirsiniz.

Mukadderat’taki en açık fikirli, ne istediğini bilen ve kendisiyle barışık karakter olan Refik’i canlandırıyorsunuz. Senaryoyu okuduğunuzda Refik’e dair neler canlandı gözünüzde?

Refik karakteri filmde bir yerde lise hocasından bahsediyor. O bahsettiği hocanın yazar Rıfat Ilgaz olduğunu düşünmüştüm. Cide’de geçen bir hikâyede, orta yaşları bitirirken artık ne istediğine karar vermiş bir karakter olan Refik, Cideli aydın Rıfat Ilgaz’ı canlandırmıştı gözümde.

Şerif Erol: Refik de Sultan gibi hayatta tek başına kalmış bir insan ama Sultan’ın tersine bu yalnızlığı ortadan kaldırmak için uğraşmıyor. Onu kabulleniyor. Öteki olmaktan korkmanın yorgunluğunu, yılgınlığını Sultan da yaşasın istemiyor.

Şerif Erol

Filmin ataerkil düzende baskılanan kadınlara dair anlattığı hikâye oldukça mühim. Bunu da özellikle yaşlı bir kadın olan Sultan üzerinden yapıyor. Sultan karakterinin aydınlanmasındaki rolünüz de büyük. Bu rolü seçmenizdeki en büyük etken neydi?

Seçimimdeki en büyük etken, aklına, fikrine, titizliklerine güvendiğim insanların bana bu rolü önermesiydi. Böyle bir güven varsa senaryo, takım oyunculuğu ve genel olarak takım çalışması konusunda bir sorun olmuyor ve bu da sonuca yansıyor.

Bir yanıyla Refik karakteri Sultan ile yaptığı bir konuşmada cinsel yönelimine dair ince bir sinyal de veriyor. Bu da filmdeki önemli anlardan biri. O konuşma sonrasında Sultan yolunu tam olarak çiziyor ve yalnız da olabileceğine ikna oluyor. Filmdeki ataerkil düzene başkaldıran uyanışı nasıl yorumluyorsunuz?

Sultan huzurlu, mutlu bir hayat yaşamak istiyor ve bunun nasıl olabileceğiyle ilgili fikirleri de var. Ancak bu isteği her yaştan erkekler dünyasının itirazlarıyla karşılaşıyor. Doğru kararı verebilmesi için yalnız kalmayı göze alması gerektiğini Refik hissettiriyor ona; yalnız kalmayı göze almış başka bir karakter yani. Refik de Sultan gibi hayatta tek başına kalmış bir insan ama Sultan’ın tersine bu yalnızlığı ortadan kaldırmak için uğraşmıyor. Onu kabulleniyor. Öteki olmaktan korkmanın yorgunluğunu, yılgınlığını Sultan da yaşasın istemiyor.

Şerif Erol: Cide’de geçen bir hikâyede, orta yaşları bitirirken artık ne istediğine karar vermiş bir karakter olan Refik, Cideli aydın Rıfat Ilgaz’ı canlandırmıştı gözümde.

Siz aynı zamanda bir dönem senaristlik yapmış bir isimsiniz. Filmin demini almış bir hikâyesi, iyi gözlemlenmiş karakterleri ve iyi yazılmış bir senaryosu bulunuyor. Buna dair neler söylersiniz?

Hikâye her şeyden önce gelir, aslolan hikâyedir, diye düşünüyorum. Hayatımızın büyük bir bölümünü hikâye anlatmak ve hikâye dinlemek kaplar. İnsan olmanın ayırt edici taraflarından biridir belki de bu. Hikâyemiz güzel, güncel, bağ kurabileceğimiz yapıda olunca oradan çıkan senaryo da iyi oluyor doğaldır ki.

Sinemaya Derviş Zaim’in kült filmi Tabutta Rövaşata ve “Zühtü” karakteri ile atılmış birisi olarak ulusal sinemamızın bugününü nasıl görüyorsunuz? Sizce farklı hikâyeler anlatma açısından bir kısırlık yaşanıyor mu?

Sinemada bir kısırlık yaşandığını düşünmüyorum farklı hikâyeler anlatma açısından. Zengin bir yaratıcılık olduğunu görüyorum. Sorun daha çok, bu çeşitlilikteki hikâyelerin seyirciye ulaşması konusunda yaşanıyor. Salon bulunamadığı oluyor, salonlara girilemediği oluyor, bu yetmezmiş gibi festival yasaklamaları, sansür uygulamaları devreye giriyor… Sanatsal bir kısırlık değil yaşanan görebildiğim kadarıyla; büyük bir bağnazlık ve ekonomik krizle nefesi daralmış bir toplumun giderek kıpırdayamaz hale gelmesi.

Aynı zamanda son yıllarda Kızıl Goncalar gibi çok izlenen, reytingleri yüksek dizilerde de rol alıyorsunuz. Türkiye özelinde sizce platformlar dizi yapımcılığını doğru yönde mi değiştirdi yoksa sürdürülebilirlikle ilgili sorunlarımız var mı? Birçok dizinin fişi çok hızlı şekilde çekiliyor, ne dersiniz?

Temel sorun dizi sürelerinin çok uzun olmasıdır! Bu sorun ortadan kalkmadıkça sağlıklı bir sektörden söz etmek imkânsız bence. Platformlar süre sorununu bir düzene oturttu elbette ama sansür, otosansür gibi büyük meseleler genel olarak yerli yerinde duruyor. İfade özgürlüğü yoksa televizyonda hikâye anlatırken de özgür olunamıyor. Sonuç olarak dizi senaryoları zorlanıyor, çok uzun bölüm süreleri zorluğu artırıyor ve derken fişler çekiliveriyor.

* Şerif Erol röportajı, Episode’un 59. sayısında yayımlanmıştır.
Bu içeriği paylaş
Lisans öğrenimini 2010 yılında İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesinde tamamladı. Akabinde yüksek lisans için Viyana’ya gitti ve 4 yıl kadar Avusturya’da yaşadı. 2015 yılında Türkiye’ye döndü ve çeşitli kültür/sanat dergilerinde, eklerde, bloglarda yazarlık yaptı. Aynı zamanda birçok ajansta da metin ve içerik yazarı olarak çalıştı. Hayatına yazar, yorumcu ve DJ olarak devam ediyor.

E-Bülten'imize Abone Olun!

En yeni içeriklerimizden ilk siz haberdar olun! Bültenimize abone olun!

Son Bölümlerimiz...

Podcast

Kritik Eşik – 58: Yabani

Episode’un editörleri Özlem Özdemir, Yasemin Şefik ve Engin İnan, Kritik Eşik'in yeni bölümünde Yabani dizisini konuşuyor.

Dinle
58. Bölüm
Süre: 7:13

Kritik Eşik – 57: Kirli Sepeti

Episode’un editörleri Özlem Özdemir, Yasemin Şefik ve Engin İnan, Kritik Eşik'in yeni bölümünde Kirli Sepeti'ni konuşuyor.

Dinle
57. Bölüm
Süre: 11:21

Kritik Eşik – 56: Dilek Taşı

Episode’un editörleri Özlem Özdemir, Yasemin Şefik ve Engin İnan, Kritik Eşik'in yeni bölümünde Dilek Taşı dizisini konuşuyor.

Dinle
56. Bölüm
Süre: 15:36

Kritik Eşik – 55: Bambaşka Biri

Episode’un editörleri Özlem Özdemir, Yasemin Şefik ve Engin İnan, Kritik Eşik'in yeni bölümünde Bambaşka Biri dizisini konuşuyor.

Dinle
55. Bölüm
Süre: 19:07

Kritik Eşik – 54: Aile ve Adım Farah Yeni Sezon

Episode’un editörleri Özlem Özdemir, Yasemin Şefik ve Engin İnan, Kritik Eşik'in yeni bölümünde Aile ve Adım Farah'ı konuşuyor.

Dinle
54. Bölüm
Süre: 18:18

Kritik Eşik – 53: Ömer ve Yargı Yeni Sezon

Episode’un editörleri Özlem Özdemir, Yasemin Şefik ve Engin İnan, Kritik Eşik'in yeni bölümünde Ömer ve Yargı dizilerinin yeni sezonları.

Dinle
53. Bölüm
Süre: 19:30

Son Bölümlerimiz...

Video

Episode TV’nin Sevilen Programı ‘Oben Budak’la Falan Filan’ Yeni Bölümüyle Yayında

Episode TV’nin sevilen programlarından Oben Budak'la Falan Filan heyecan verici yeni bölümüyle…

‘Deniz Tezuysal ile Kesin Bilgi’nin Yeni Bölümünde Mutluluk Konuşuldu

Episode TV'nin sevilen programlarından Deniz Tezuysal ile Kesin Bilgi'nin 4. bölümü, 8…

Episode TV’nin ‘Deniz Tezuysal ile Kesin Bilgi’ Programının 3. Bölümü Yayınlandı

Bugün yayınlanan Deniz Tezuysal ile Kesin Bilgi 3. bölümünde "Nikahta Keramet Var…

Episode TV’den ‘Deniz Tezuysal ile Kesin Bilgi’ Kendine Has Üslubuyla Devam Ediyor

Episode Dergi YouTube kanalı Episode TV’nin yeni içeriklerinden Deniz Tezuysal ile Kesin…

Mehmet Kurtuluş Episode’a Konuştu

Kurz und schmerzlos (1998), Im Juli (2000), Gegen die Wand (2004) gibi…

Popüler İçerikler

15 Bölümlük Bir Acil Servis Hikâyesi: ‘The Pitt’ BluTV’de

BluTV, Max orijinal yapımı The Pitt'i kullanıcılarıyla buluşturuyor. Emmy Ödülleri’ne beş defa…

Editör
Tarafından Editör

E-Bülten'imize Abone Olun!

En yeni içeriklerimizden ilk siz haberdar olun! Bültenimize abone olun!

Çok Okunanlar

TV+, Ödüllü Filmleri İzleyiciyle Buluşturacak

TV+, 2025 yılında yayınlayacağı yeni filmleri duyurdu. Haluk Bilginer ve Angelina Jolie'nin…

Editör
Tarafından Editör
Dizi dünyasının tek adresi: Episode Gelişmeleri takip etmek için yeni sayıyı okumayı unutmayın!